Taze Kaşarın Sahte Olup Olmadığı

Geçenlerde bir arkadaşım “yakında benim de sahtemi yapacaklar diye çok korkuyorum, sonra uğraş dur gerçek olduğunu ispatlamak için” deyince çok güldük. Sohbet konumuz sahte yiyecek, içeceklerdi. Son ürünü ucuza mal etmek isteyen bazı üreticilerin antibiyotik almış hayvanın sütünden taze kaşar peyniri ürettiğini ya da nişasta, soya proteini ve peynir suyu tozu katarak üretim yaptığını, üretim sırasında süt yağı haricindeki yağları kullandıklarını söylemiştim arkadaşıma. O da son zamanlarda bu tür gıda sahteciliklerini çok duyduğunu ve artık aldığı hiçbir ürüne güvenemediğini çaresizlikle anlattı. Haklıydı da. Taze kaşar da kaliteli olanla olmayanın tüketici tarafından zor ayırt edebileceği gıdalardan biri. Uzmanların bu konudaki tavsiyesi ise maliyetinden düşük fiyatı olan ürünleri almamaları, yumuşak, koyu sarı renkli ve kesildiğinde bıçağa yapışan kaşardan uzak durmaları gerektiği. Gerçek taze kaşarın elastik yapılı ve gözeneksiz olduğunu belirten uzmanlar, konuyla ilgili denetimlerin zamanında ve tam yapılmasının ve şartlara tam anlamıyla uymayan firmaların bir daha üretim yapamamasının sağlanmasının da önemli olduğunun altını çiziyor. Önemle üzerinde durulan bir başka konuysa, “küçük firmaların kalitesiz üretim yaptığı” önyargısının aşılması ve küçük büyük ayrımı yapılmadan ürünün dikkatle incelenmesi. Çünkü gerekli koşullara uyulmayarak üretilen kaşarı tüketmek ciddi rahatsızlıklara neden olabiliyor. Alıntıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder